Yeni bir Apple ürünü satın aldığınızda iPhone, iPad ya da MacBook oluşu fark etmeksizin, kutuyu açtığınız an cihazın yanı sıra artık size ait olan çıkartmalarla karşılaşırsınız. Peki Apple ürünleri neden mutlaka bu küçük ve beyaz çıkartmalarla kullanıma sunuluyor olabilir?
Piyasaya sürdüğü ürünlerle çoğu zaman satış rekorları kıran Apple’ın, piyasaya çıktığı ilk günden beri istisnasız olarak üretimine devam ettiği bu çıkartmaları siz de evinizin bir köşesine fırlatanlardan olabilirsiniz.
Ancak üzerinde markanın logosunu taşıyan bu çıkartmaların, ne amaçla üretildiğini ve Apple’ın bu çıkartmalarda neden ısrarcı olduğunun sebeplerini öğrenince fikriniz değişebilir.
Bu soruya cevap bulabilmek için öncelikle Apple’ın ilk günlerine doğru bir zaman yolculuğu yapalım.
Steve Jobs ve Steve Wozniak, 1976’da Jobs’ın garajında bir şirket kurdu ve burada montaja ihtiyaç duyan Apple I bilgisayarını oluşturdu. Bu cihaz bir devre kartı, kılavuz ve diğer bazı bileşenleri içeriyordu fakat bir kasa veya klavyesi yoktu. Apple I’i kullanabilmek için ise bu cihaza uygun eksik parçaları temin etme işi kullanıcıya bırakılmıştı.
O dönemlerde kusursuz ve eksiksiz bir bilgisayar ortaya çıkarabilecek üretim gücüne sahip olmayan Apple şirketi, kendi bilgisayarlarının eksiklerini tamamlayabilmek adına üçüncü taraf satıcılara bel bağlamıştı. Özetle ilk Apple bilgisayarlar standart bir oluşum sağlayamamıştı ve tutarlı değildi.
Fakat Apple, bu başarısız gidişata rağmen tasarım ve estetik noktasında gelişmeye ve büyümeye devam etti.
Apple’a o zamanlardan tutkulu olanlar, bu şirketi ileri taşımak adına bir geliştirici topluluğu kurdu ve akıllarındaki püf noktalarını ve ipuçlarını değiş tokuş etmeye başladı. Donanım ve yazılım hack’lerini paylaşmaya ve kendilerini Apple’ın sınırlarını zorlamaya adadılar.
Bu çabalar yavaş yavaş meyvelendi ve bu şirket, başarı merdivenlerini tırmanmaya başladığını gördükçe, tasarım ve estetiğe daha fazla odaklanmaya başladı. Bugün, Apple ürünlerinin oldukça şık ve minimalist görünümlerinin mimarisi olacak tasarımcılar işe alındı.
Ayrıca Apple, üretim sürecinin kusursuz ilerleyebilmesi ve belli başlı temel standartları karşılayabildiklerinden emin olmak adına da kendi üretim yeteneklerine yatırım yapmaya başladı.
Apple, yavaş yavaş profesyonelliğine adım atmaya başlamış olsa da kullanıcı ve hayran topluluklarına bağlı kalmaktan vazgeçmedi ve markasına küçük dokunuşlar yapmayı her daim sürdürdü. Bu dokunuşlardan biri ise Apple çıkartmalarıydı.
1977’de ilk Apple çıkartmaları, Apple II bilgisayar kutularına eklendi. Bu çıkartmalar gökkuşağı renginde bir Apple logosundan oluşuyordu ve ilk etapta küçük ve gösterişsiz algısı uyandırdı. Aynı zamanda bu çıkartmaların ortaya çıkış amacı da Apple II’nin üzerine yapıştırılmasıydı.
Fakat Apple hayranları, bu çıkartmaları hedeflenen amaca yönelik kullanmak yerine markaya olan sevgilerini göstermenin bir yolu haline getirdi. Bu çıkartmalar, Apple bilgisayarlar yerine sırt çantalarına, defterlere, arabalara ve bunun gibi akla gelebilecek her yere yapıştırılmaya başlandı.
Bu çıkartmalar, Apple’ın beklentisinin çok üzerinde bir kullanım alanına yayıldı ve adeta o markanın hayranı olduğunu ifade etmenin bir rozeti haline geldi.
Apple, çıkartmalarının bu performansına kayıtsız kalmadı ve ürünlerine çok daha fazla çıkartma eklemeye başladı. Bunun yanında bu dizaynı daha da büyüttü ve farklı tasarım ve renkler demeye başladı.
Bilgisayarlarının yanı sıra iPod, iPad ve iPhone gibi ürünlerine de bu çıkartmaları eklemeyi unutmadı. Bu çıkartma’lar artık Apple’ın kullanıcılarına olan bağlılığının bir sembolü ve marka etrafında gelişen aidiyet duygusunu güçlendirmenin bir yolu haline geldi.
Peki; Apple, maliyeti oldukça az olsa da ürünlerini performanslarıyla öne çıkarmanın, müşterileri çekme noktasında tatmin edici olduğunu düşünmek yerine neden bu çıkartmaların üretimine ısrarla devam etti?
Apple, ürünlerinin yazılım ve donanım parçalarından daha fazlası olması gerektiğinin farkındaydı ve bu şirket için kimlik, statü ve yaratıcılık her şeyin üzerindeydi. Ürünlerini kullanan kişilerin, kendilerini bu markayla güçlü bir biçimde özdeşleştirme yoluna gittiğini fark etti. Yani şirket, ürünlerine bu çıkartmaları ekleyerek bu duygusal bağlardan yararlanıyordu.
Bunun yanında Apple, bu çıkartmalar sayesinde onların nerede ve nasıl kullanıldığını gözlemleme fırsatı elde ederek; son zamanlarda hangi ürünlerin popülerleştiğini, hangi toplumların bu markayla en fazla etkileşime girdiğini ve hangi pazarların mesajlarına açık olduğunu noktasında fikir edinme fırsatı buldu.
Elbette her Apple kullanıcısı, çıkartmalara yönelik bu denli olumlu görüşlere sahip değil.
Bazı insanlar bu çıkartmaların bir reklam aracı olduğunu ve bu yolla şirketin, Apple markasını dünyaya daha da fazla yaymayı amaçladığı görüşünde birleşiyor. Fakat bazı Apple hayranları için ise bu çıkartmalar, ürünlerinden memnun oldukları markayı desteklemelerinin bir ifadesi.
Ayrıca günümüzde, bu çıkartmalar genellikle kutusundan bile çıkarılmasa da bir hatıra niteliğinde saklanmaya devam ediliyor.