Uçak motorları her gördüğümüzde bize oldukça büyük ve şaşırtıcı gelmiştir. Ama birbirlerinden farklarını ve çalışma mantıklarını araştırmak hiç aklımıza geldi mi? Bugün konuğumuz, gerçekten onların nasıl ayrıştırıldığını merak eden kullanıcılar için uçak motor çeşitleri. Bu dev araçlar nasıl güç alıyor? Hep birlikte inceleyelim.
Uçaklar, beklediğimizden çok daha fazla teknolojiye sahip araçlar olmakla birlikte her bir özelliğini duyduğumuzda bizi şaşırtıyor. Bununla birlikte uçakların, diğer araçlara göre çok daha yüksek motorlara sahip olduğunu biliyoruz. Hatta biraz daha derinlere indiğimizde, uçakların kendi aralarında tıpkı otomobiller gibi motor farklılıklarının da olduğunu gördük. Bugün konumuz, sahip oldukları özellikler ile bizi hayrete düşüren uçak motor çeşitleri. Temele dayandığımızda, bizi oldukça az motor seçeneği karşılıyor. Temel uçak motoru çeşitlerine baktığımızda, yalnızca 5 tip uçak motor çeşidinin olduğunu görüyoruz.
Elbette bu 5 motor türünün kendisine göre avantajları veya dezavantajları bulunuyor. Ama her biri temelde bir uçak için oldukça büyük görev görüyor diyebiliriz. Hatta bu motorların birçoğu ortak özelliklere sahipken, onları tercih edilmeye götüren birkaç özel detaylara da sahipler. Aslında bu motorları birbirinden ayırmamızı sağlayan en temel farklılıklar da bunlar diyebiliriz. Dilerseniz lafı hiç uzatmadan, birbirinden farklı ve güçlü özelliklere sahip uçak motor çeşitleri nelermiş? Hep birlikte inceleyelim.
Her şeyden önce, çeşit uçak motoru vardır?
Her ne kadar kendi içlerinde özelleşseler bile, toplamda 5 adet ana uçak motoru çeşidi bulunuyor. Bu motor çeşitleri; Turboprop, turbojet, turboshaft, turbofan ve ramjet olarak birbirlerinden ayrılıyor. Ama yukarıda da söylediğimiz gibi, uçak modellerine göre bu motorlar daha da özelleştirilerek kullanılabiliyor.
5 temel uçak motor çeşitleri:
- Turbojet Motor
- Turbofan Motor
- Turboprop Motor
- Turboshaft Motor
- Ramjet Motor
Dışarıdan gaz alınır, kompresörde sıkıştırılır: Turbojet Motor
En basit olarak sınıflandırabileceğimiz motor olan Turbojet motorlar, temelde gaz itilmesiyle çalışırlar. Motorun arka kısmından aldığı havayı sıkıştırarak çalışan bu motor sistemi, ekstra bir yanma deposuna sahiptir. Bu yanma deposu ile birlikte sıvı karışımı yaklaşık 1000 dereceye kadar çıkarılır. Bu sayede sıkıştırdığı gaz ile birlikte motorun çalışmasını sağlar. Bu motor, ilk olarak 2. Dünya Savaşı döneminde ortaya çıkmıştır. Alman ve İngiliz bilim adamları, o dönemlerde bu uçak motorlarını test etmeye, geliştirmeye devam ediyorlardı. Bu motorlar geliştirilerek günümüzdeki haline kadar gelmeyi başardı.
Turbojet motorların çalışmasını sağlayan temel bölmeleri sıralamak gerekirse; Hava girişi, yanma odası, kompresör, egzoz ve türbinler diyebiliriz. Dışarıdan alınan hava kompresörde sıkıştırılarak, kompresörü döndüren bir türbinden geçirilir ve uçak aslında temele bakıldığında bu şekilde çalışır. Bununla birlikte türbin boşaldığı zaman ortaya çıkan basınç, atmosferdeki basıncın iki karı olmalı.
Düşük hızlarda bile ivmelenmeyi sağlar: Turbofan motor
Gelelim günümüz havayolu şirketlerinin popüler olarak kullandığı uçak motoru olan Turbofan motorlara. Bu motor çeşitlerini, Boeing tarafında oldukça fazla görebiliyoruz. 2018 yılında Boeing, 777X tarzı uçaklara güç vermesi ve verimli olması amacıyla GE9X turbofan motorları ortaya çıktı. Bu motor çeşitlerinin en temel ve sevilen özelliği, uçağı düşük hızlarda bile ivmelendirmeleridir. Bu motorların ön kısmı, dışarıdaki havayı emmek için oldukça büyük bir fan ile donatılmış olmakla birlikte, uçağın ön tarafından gelen hava hemen sıcak hava üreten jeneratöre aktarılır. Bu jeneratör yanma odası, türbin ve kompresörden oluşmakla birlikte, bu motor çeşidinde geçen havanın oldukça küçük bir kısmı yanma odasına kadar ulaşabiliyor. Geriye kalan hava ise gazla karıştırıldıktan veya direkt olarak dışarıya atıldıktan sonra kompresör veya fan kısımlarından geçer.
Temele baktığımızda, Turbofan motorları bir önceki Turbojet motorlarından ayıran en belirgin özellik ön kısmında bulunan fanlar diyebiliriz. Bu fanlar motoru daha da fazla soğutur, düşük hızlarda da uçağın ilerlemesini sağlar ve motor sesini olabildiğince azaltır.
Bir dişli sistemine sahip olan Turboprop motor
Sıradaki motorumuz, bir dişli sistemine sahip olan Turbuprop motorlar. Bu motor seçeneği, uçak pervanesini bağlamak için bir dişli sistemine sahip. Temelde turbojet motorlardan pek farkı olmamasıyla birlikte, bir dişli kutusu ve kendisine bağlı bir mili döndüren turbojet motoru olarakta bilinir. Bu motorların en çok sevilen özelliği yakıt tasarrufuna sahip olması ve ortalama 200 ile 350 knot aralığında hızlarla dönebiliyor. Yüksek hızlarda verimli bir motor olmamakla birlikte, daha çok orta irtifalarda daha fazla verim göstermektedirler. Bu motorlarda görünen sorunların en birincisi, dişli sistemlerinin ağırlıkları dolayısıyla arıza vermeleridir. Turboprop motorlar, sahip olduğu yanma odasında basınçlı hava ve gaz, türbin ve türbin kompresörünü barındırıyor.
Helikopterler için tercih edilen Turboshaft motor
Bu motorun helikopterler için tercih edilmesinin en temel nedeni, bir pervaneye sahip olmaması. Bu nedenle uçaklardan daha çok helikopterlerde tercih edilen bir motor çeşiti. Helikopterin ürettiği gücü modüle eden bu motor, helikopter rotorunun hızı ile gaz jeneratörünün hızını birbirinden bağımsız olarak döndürebilir. Bu motorlar da yine bir nevi Turbojet motorlara benziyor. Hatta iki motoru birbirinden ayıran en temel özellik, turboshaft motorların güçlerini itmek yerine türbini döndürmek için kullanıyor olmalarıdır.
Turboshaft motorların en büyük özelliği, önü arkaya bağlayan bir şafta sahip olmaları. Yukarıda da söylediğimiz gibi, bu motor seçeneği genellikle helikopterlerde tercih edilir. Bu nedenle şaft rotor kanadının şanzımanına bağlanır. Bu motorların da en temel sorunu, dişli sisteminin kolayca kırılabiliyor olması.
Aralarında en hafifi: Ramjet motor
Bu motorları ayıran en temel özellikler; çok daha hafif olmaları ve bununla birlikte ses hızının altında kuvvet üretmeleridir. Yukarıda gördüğünüz tüm motorlar statik kuvvet geliştirme yeteneğine sahipken, ramjet motorlar bu yeteneğe sahip değildir. Bu nedenle Ramjet motora sahip uçaklar, kalkış esnasında ek bir yardıma ihtiyaç duyarlar. Bu motorlar, hızlandıkça verim düşürürler. Çünkü havalandırmadaki hava sıcaklığı sıkıştırıldıkça artar. Bu motor seçeneği de yine turbojet ile aynı sistemde çalışır. Ama tek farkları, bu motorlarda dönen hiçbir parçanın olmamasıdır. Bu motorlar genellikle füzelerde ve uzay araçlarında tercih edilir.
Sizler için birbirinden farklı özelliklere sahip toplamda 5 uçak motor çeşidini listeledik. Uçak motor çeşitleri, derinlere indiğimizde gerçekten bizi hayrete düşürecek detaylara sahip. Yalnızca motor değil, içeriğimizin en başında da söylediğimiz gibi uçaklara ait her bir ayrıntı gerçekten hayrete düşürüyor. Çünkü uçaklar oldukça ince mühendislikler ile ortaya çıkan araçlar olmakla birlikte, sahip oldukları en ufak ayrıntının bile oldukça büyük sonuçlar ortaya çıkardığını görüyoruz. Sizler uçak motorları hakkında ne düşünüyorsunuz? Bizlerle paylaşmayı unutmayın.